Bu gruba ait tüm sitelerde yayınlanan makaleler, hiçbir dönemde sansür edilmemiştir. Ayrıca Nisan 2012′den
beri de redakte edilmemekte; doğrusu ve yanlışıyla eser sahibinin gönderdiği özgün hâlde yayınlanmaktadır.
Uçaneller Kuklaevi olarak geçtiğimiz hafta belediyenin daveti nedeniyle Milano’daydık.
Bizim belediye’den bahsetmiyoruz elbette. Bizim belediye bizi davet etse etse ipe balkona serilmez ceza makbuzlarını tebliğ etmek için davet eder!
İtalya’nın Milano Belediyesi, "Open Street" ile ortaklaşa düzenlediği sahne ve sokak sanatları festivaline "Uçaneller Kuklaevi"ni de davet etti.
Biz de bu davete icabet edip Milano’ya gittik.
Bizim aklı evvellerin gürültü yapıyorlar diyerek 72 liralık utanç cezası kestirdiği (hem de utanmazlığa tavan yaptırıp iki kere üst üste) festivalimizin ve kuklalarımızın dünyanın dört bir yanından gelen çocuklar ve sanatçılarla hasbihâl etmelerini sağladık.
Milano nire Lüleburgaz nire?
Yıllardır ilmek ilmek ördüğümüz sabırla büyüttüğümüz yolculuk bizi bu seferimizde Milano’ya taşıdı. Sırada dünyanın başka güzel şehirleri var.
Yıllardır ilmek ilmek ördüğümüz sabırla büyüttüğümüz yolculuk bizi bu seferimizde Milano’ya taşıdı. Sırada dünyanın başka güzel şehirleri var.
Giderken yanımızda Lüleburgaz’ı Trakya’yı ve Türkiye’yi de götürdük elbette.
Bizim aklı evvellerin salon ve meydan yasağı koyduğu ama sonunda çarşafa dolandıkları, Türkiye’nin imece ile yapılan ilk, tek ve en büyük bölgesel uluslararası festivalini, oyunlarımızı ve çocuklar için ürettiğimiz kuklalarımızı tanıtmamız için Milano Belediyesi bize bir stand tahsis etmişti. (Ne para istediler ne de ceza kestiler, üstüne üstlük tüm giderlerimizi de onlar karşıladılar!)
İçimiz cız etti, gülümsedik ama gülümsememizin acısını açık etmedik.
Türkiye’yi, İstanbul sanan Batılılara küçük bir kasabadan geldiğimizi anlatınca şaşırdılar. Festivalimize katılan dünyanın önemli topluluklarını görünce şaşkınlıkları daha da arttı. Onlara, festivalde okulu açık olan her köye kadar gittiğimizi, 25 ülkeden 37 grubun kasabamıza geldiğini, tüm Trakya’da 20 gün boyunca 130 bin çocuğa ulaştığımızı, festivalden önce yüz tonu aşkın kâğıt ve plastik atık toplayıp bu atıkların karşılığında çocuklara 100 bisiklet, 20 bin kitap ve 20 bin çiçek dağıttığımızı ve dahası, tüm gösterilerin ücretsiz olduğunu anlatınca şaşırmaktan vazgeçip hep bir ağızdan;
“Is that real ?”
“È questo il vero”
“Est-ce réel”
“Es esto real”
“这是真的”
"Pазве это реально” dediler. “Bunların hepsi gerçek mi?”
Hafifçe gülümseyip festival dokümanlarından gülen çocuk yüzlerini, bir dağ köyünde çocuklarla sohbet eden bizim İspanyol Raimon’u, 72 liralık iki abuk cezaya sahip büyük "Kongre Meydanı" gösterilerinin görüntülerini, çocukların boylarından büyük atık torbalarını getirip oyun biletleri ile birlikte çiçek ya da kitap alışlarından sonraki mutluluklarını gösteren videoları izlettik onlara.
Tabii ki ahmaklıklardan, dingilliklerden, yasaklardan, abuk sabuk cezalardan ve mide fesadı geçiren amatör şairlerin (!) kaprislerinden söz etmedik onlara. Nihayetinde onlar gelip geçici şeylerdi. Önemli olan bizim toprağımızda büyüyen kukla ve festival ağacı ile kasabamızın adıydı. Teferruatlarla kaybedecek ne itibarımız ne de zamanımız vardı elin Milano’sunda.
Festivalin bütçesini nereden bulduğumuzu, bunca işi yaparken neye dayandığımızı sordular.
İmece’nin İngilizcesi yok ki.
Anlatamadık.
Yan stanttaki Kanadalı sanatçının küçük kızının eline, bizim kuklalardan birini verip yanıtladık sorularını;
“İşte bu güzel ikiliye, çocuk ve kukla”
İnanırmış gibi yapsalar da inanmadılar biliyoruz.
Çünkü imece’yi bilmiyorlar.
Oysa gerçek bu.
Bizim sınır tanımayan hayallerimizin, kasabalıların yürekli desteklerinin, çocukların ve kuklaların enerjisinin imecesi ile ortaya çıkan bir sonuçtu "5.Uluslararası Trakya Kukla Festivali!"
2015 altıncı festival yılı.
Gerçekleşir mi bilmiyoruz.
Salon ve meydan yasakları bize koymaz.
Tahsil edemeyecekleri ahmakça cezaları kesmeye devam edenlerin tuhaflıklarına da takılmayız.
Bilmemiz gereken tek şey var.
Siz bu sefer de var mısınız yine ve yeniden omuz verecek misiniz festivalinize.
"Yeni imeceye var mısınız yeniden?”
Milano’da izleyip beğendiğimiz ve size de izletmek istediğimiz sanatçılar hep bir ağızdan size selam söylediler;
“Biz bu işe varız Trakyalılar, biz geliyoruz. Sıra sizde!”
Dipnot: Mide spazmı ile yazdırılan 72 liralık cezalar yine affa uğradı. Bu ülkede her 5 yılda bir af çıktığını bilen biri olarak bizi yönettiğini var sayanlara naçizane tavsiyem, kesecekleri yeni cezaları af sınırlarının üstünde tutsunlar ki bu tuhaf cezalar ellerinde patlamasın!
Mesut Sarıoğlu