ABD, Fırat'ın doğusundaki PYD/YPG unsurlarına diyor ki; "Afrin'e yardıma giderseniz, size desteği keseriz!"
PYD, ABD'ye diyor ki; "Afrin harekâtını durdurmazsanız Münbiç'ten çekiliriz!"
Uluslararası uzmanlar diyor ki; "ABD ya Suriye'de bir Kürt devleti kurma sevdasından ve bu amaçla PKK'ya yardım etmekten vaz geçecek ya da Türkiye ile çatışacak!"
Türkiye ABD'ye diyor ki; "PYD ve YPG'ye yardımı kes, ben sınırımda bir terör devletinin kurulmasına müsaade etmem!"
Yani şu anda ABD'nin Suriye'de elinde tuttuğu değneğin sadece iki ucu değil, her tarafı pistir!
Bu sebeple ABD'nin eline pislik bulaşmıştır Suriye'de ve tekmil Ortadoğu'da.
Her zaman demişimdir yine diyorum ki; Türkiye, eline pislik bulaşan bu ABD'ye karşı, bir zafer ya da ABD'nin isteği/menfaati hilafına büyük bir başarı kazanmadıkça tam bağımsız bir ülke olamayacaktır.
Bize göre; milletçe birlik ve beraberlik içinde olursak bu zafer çok da uzak gözükmüyor.
Afrin ve arkasından gelecek Münbiç Harekâtı, bu konuda önemli bir fırsat olabilir.
Nitekim ABD'li yetkililerin birbirini nakıs eden açıklamaları da bunu göstermektedir.
ABD şu anda telaş içindedir; çünkü Afrin Harekatı, ABD'nin planını bozmuş durumdadır.
Rusya'nın, "ABD, Suriye'de Türkiye'yi tahrik ediyor" açıklamasına karşın, ABD'nin yapmış olduğu "Rusya, Türkiye ile aramızı açmaya çalışıyor" şeklindeki açıklamasını bu anlamda önemli buluyoruz.
Bakalım bugün Erdoğan-Trump görüşmesinden ne çıkacak.
Kanaatimizce; ABD, Türkiye'yi kaybetmeyi göze alamayacak ve PYD/YPG unsurlarına verdiği desteği er veya geç kesecektir.
Türkiye gibi hazır kurulmuş ve güçlü bir devlet ile iş yapmak varken, ABD neden yeni bir devlet kurmaya ve bunun hamallığını yapmayı çalışsın.
ABD, PYD'ye verdiği silahları ya geri alacak, ya geri alacaktır!
Belki biraz geç olacaktır ama mutlaka alacaktır.
O geri almazsa, biz zaten onları imha edip kullanılamaz duruma getireceğiz!
Tu, aha şuraya yazıyorum.
Yeter ki; biz dik durmasını bilelim.
Yukarıdan düşey atış yapmak yerine, kullandığı jeti, yere 20 m. kadar yaklaştırıp dağın altındaki tünel şeklindeki cephaneliğe yatay atış yaparak patlatan hünerli ve kahraman pilotumuzu gördükten sonra, benim bu konudaki umudum zaten tavan yapmış bulunuyor.
Bu bakımdan, zaten PKK'nın siyasi uzantısı durumundaki HDP dışındaki bütün siyasi partilerin ve STK'ların Afrin Harekâtı etrafında kenetlenmelerini oldukça anlamlı ve ilerisi için ümitvar buluyorum.
Belki birçok konuda muhalif duruşumuz olabilir; ancak Afrin, arkasından Münbiç ve muhtemelen diğer PYD kantonlarına yönelik olarak yapılacak operasyonlarda hükümetimizin arkasındayız.
Malımızla ve gerekirse canımızla.
Hükümetimizin bundan yana hiç bir şüphesi olmamalıdır.
Hükümetten ve devletimizi yönetenlerden tek dileğimiz, hiç değilse bu gibi olağanüstü günlerde olsun, ayrıştırıcı dil kullanmaktan ve toplumun bazı kesimlerini hedef almaktan uzak durması ve Kur'an'ın şu buyruğuna uygun bir üslup benimsemesidir:
"Allah’ın rahmeti sayesinde sen onlara karşı yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı yürekli olsaydın, onlar senin etrafından dağılıp giderlerdi. Artık sen onları affet. Onlar için Allah’tan bağışlama dile. İş konusunda onlarla müşavere et. Bir kere de karar verip azmettin mi, artık Allah’a tevekkül et, (ona dayanıp güven). Şüphesiz Allah, tevekkül edenleri sever." (Âl-i İmrân/159)
İkinci bir isteğimiz de şudur; Afrin'de teröristlerin öldürülme anına ilişkin görüntüler yayınlanıyor TV'lerde.
Bu doğru değildir.
Yarın öbürgün bu görüntüler, ülkemizin aleyhine kullanılabilir uluslararası platformlarda.
Tıpkı Rus uçağının düşürülmesi ve pilotun esir alınmak yerine öldürülmesine ilişkin görüntülerde olduğu gibi.
RTÜK veya mahkeme bu tür görüntülerin yayınlanmasını derhal yasaklamalıdır.
Yurt içinde yaşanan kimi olaylara ilişkin görüntülerin yayınlanmasını anında yasaklayan mahkemelerin, bu konuda tepkisiz kalmalarını anlamakta güçlük çekiyoruz.
Evet, harekata ilişkin haberlerin verilmesi, kamuoyu desteği açısından önemlidir; ancak askerlerin ya da ÖSO güçlerinin garip bağrışmaları eşliğinde teröristlerin vurulma anına ilişkin görüntülerin verilmesi isabetli değildir.
Allah, en başta en tazeleri olan Afrin şehitleri olmak üzere; bütün şehitlerimize rahmet eylesin.
Milletimizin başı sağ olsun.
PYD, ABD'ye diyor ki; "Afrin harekâtını durdurmazsanız Münbiç'ten çekiliriz!"
Uluslararası uzmanlar diyor ki; "ABD ya Suriye'de bir Kürt devleti kurma sevdasından ve bu amaçla PKK'ya yardım etmekten vaz geçecek ya da Türkiye ile çatışacak!"
Türkiye ABD'ye diyor ki; "PYD ve YPG'ye yardımı kes, ben sınırımda bir terör devletinin kurulmasına müsaade etmem!"
Yani şu anda ABD'nin Suriye'de elinde tuttuğu değneğin sadece iki ucu değil, her tarafı pistir!
Bu sebeple ABD'nin eline pislik bulaşmıştır Suriye'de ve tekmil Ortadoğu'da.
Her zaman demişimdir yine diyorum ki; Türkiye, eline pislik bulaşan bu ABD'ye karşı, bir zafer ya da ABD'nin isteği/menfaati hilafına büyük bir başarı kazanmadıkça tam bağımsız bir ülke olamayacaktır.
Bize göre; milletçe birlik ve beraberlik içinde olursak bu zafer çok da uzak gözükmüyor.
Afrin ve arkasından gelecek Münbiç Harekâtı, bu konuda önemli bir fırsat olabilir.
Nitekim ABD'li yetkililerin birbirini nakıs eden açıklamaları da bunu göstermektedir.
ABD şu anda telaş içindedir; çünkü Afrin Harekatı, ABD'nin planını bozmuş durumdadır.
Rusya'nın, "ABD, Suriye'de Türkiye'yi tahrik ediyor" açıklamasına karşın, ABD'nin yapmış olduğu "Rusya, Türkiye ile aramızı açmaya çalışıyor" şeklindeki açıklamasını bu anlamda önemli buluyoruz.
Bakalım bugün Erdoğan-Trump görüşmesinden ne çıkacak.
Kanaatimizce; ABD, Türkiye'yi kaybetmeyi göze alamayacak ve PYD/YPG unsurlarına verdiği desteği er veya geç kesecektir.
Türkiye gibi hazır kurulmuş ve güçlü bir devlet ile iş yapmak varken, ABD neden yeni bir devlet kurmaya ve bunun hamallığını yapmayı çalışsın.
ABD, PYD'ye verdiği silahları ya geri alacak, ya geri alacaktır!
Belki biraz geç olacaktır ama mutlaka alacaktır.
O geri almazsa, biz zaten onları imha edip kullanılamaz duruma getireceğiz!
Tu, aha şuraya yazıyorum.
Yeter ki; biz dik durmasını bilelim.
Yukarıdan düşey atış yapmak yerine, kullandığı jeti, yere 20 m. kadar yaklaştırıp dağın altındaki tünel şeklindeki cephaneliğe yatay atış yaparak patlatan hünerli ve kahraman pilotumuzu gördükten sonra, benim bu konudaki umudum zaten tavan yapmış bulunuyor.
Bu bakımdan, zaten PKK'nın siyasi uzantısı durumundaki HDP dışındaki bütün siyasi partilerin ve STK'ların Afrin Harekâtı etrafında kenetlenmelerini oldukça anlamlı ve ilerisi için ümitvar buluyorum.
Belki birçok konuda muhalif duruşumuz olabilir; ancak Afrin, arkasından Münbiç ve muhtemelen diğer PYD kantonlarına yönelik olarak yapılacak operasyonlarda hükümetimizin arkasındayız.
Malımızla ve gerekirse canımızla.
Hükümetimizin bundan yana hiç bir şüphesi olmamalıdır.
Hükümetten ve devletimizi yönetenlerden tek dileğimiz, hiç değilse bu gibi olağanüstü günlerde olsun, ayrıştırıcı dil kullanmaktan ve toplumun bazı kesimlerini hedef almaktan uzak durması ve Kur'an'ın şu buyruğuna uygun bir üslup benimsemesidir:
"Allah’ın rahmeti sayesinde sen onlara karşı yumuşak davrandın. Eğer kaba, katı yürekli olsaydın, onlar senin etrafından dağılıp giderlerdi. Artık sen onları affet. Onlar için Allah’tan bağışlama dile. İş konusunda onlarla müşavere et. Bir kere de karar verip azmettin mi, artık Allah’a tevekkül et, (ona dayanıp güven). Şüphesiz Allah, tevekkül edenleri sever." (Âl-i İmrân/159)
İkinci bir isteğimiz de şudur; Afrin'de teröristlerin öldürülme anına ilişkin görüntüler yayınlanıyor TV'lerde.
Bu doğru değildir.
Yarın öbürgün bu görüntüler, ülkemizin aleyhine kullanılabilir uluslararası platformlarda.
Tıpkı Rus uçağının düşürülmesi ve pilotun esir alınmak yerine öldürülmesine ilişkin görüntülerde olduğu gibi.
RTÜK veya mahkeme bu tür görüntülerin yayınlanmasını derhal yasaklamalıdır.
Yurt içinde yaşanan kimi olaylara ilişkin görüntülerin yayınlanmasını anında yasaklayan mahkemelerin, bu konuda tepkisiz kalmalarını anlamakta güçlük çekiyoruz.
Evet, harekata ilişkin haberlerin verilmesi, kamuoyu desteği açısından önemlidir; ancak askerlerin ya da ÖSO güçlerinin garip bağrışmaları eşliğinde teröristlerin vurulma anına ilişkin görüntülerin verilmesi isabetli değildir.
Allah, en başta en tazeleri olan Afrin şehitleri olmak üzere; bütün şehitlerimize rahmet eylesin.
Milletimizin başı sağ olsun.
Ömer Sağlam