Bu gruba ait tüm sitelerde yayınlanan makaleler, hiçbir dönemde sansür edilmemiştir. Ayrıca Nisan 2012′den
beri de redakte edilmemekte; doğrusu ve yanlışıyla eser sahibinin gönderdiği özgün hâlde yayınlanmaktadır.
Marmara Adası’yla ilgili bu yazı serisinde; konuların kesin bölümlere ayrılmadığını, olayların kronolojik kesinlikle sıralanmadığını, değinilmiş bir konuya ileride tekrar değinilebileceğini şimdiden haber vermeliyim.
Çünkü bu yazı serisi ne bir tarih ne de bir coğrafya kitabıdır.
İçeriği tabii ki doğrularla işlenmiştir.Yalnız bu doğrular, beyinlerimizi yıkayarak oraya yerleştirilmiş ve doğru olduğuna inandırıldığımız çarpıklıklar değil; yapılan araştırmalardan, gözlemlerden ve gerçeklerden elde edinilerek, ortaya çıkarılmış doğrular olacaktır. Zaman zaman “Hadi canım!” diyeceğiniz cinsten de olsa; doğruyu anlatmak, yalanlar içinde yönünü kaybetmekten iyidir. Gerçeğin ve doğruların çarpıtılmış doğrulardan üstün olacağına kimsenin itirazı olmaz, sanırım.