Sayfalar

GÜNAY TULUN *Büyük Zafer Padişahçılar İtilafçı Yunan ve Adalar

*
 Bugün 31 Ağustos 2017...
"30 Ağustos Zafer"inden bu yana tam 95 yıl geçti.
Bu büyük bayram da "A Kal P"nin iktidarda olduğu son on beş yıldaki her millî bayram gibi sönük geçti. Kutlamalar yerine zoraki bir anma yapıldı.
Bayram sanki bize değil, herhangi bir ülkeye aitti.

"Bilinen Türk Tarihinin En Büyük Savaşı ve Türk'ün En Büyük Savaşı" gibi bazı yazılarımda o günleri, herkesin her 30 Ağustos'ta yazdıklarından farklı yönden ele almıştım. Bugün de iddiasız, basit ve sade bir yazıyla başka yönünden söz edeceğim. Tarihini ve düşmanlarının karakterini öğrenmek, biliyorlarsa hatırlamak

ÖMER SAĞLAM *Vekâlet Yoluyla Kurban Kesmek Caiz Değildir


Vekâlet yoluyla kurban kesen kurumların, âdeta birbirleriyle yarıştığı ve bu maksatla medyada duygulara hitap eden hamaset dolu reklamlarla müşteri kapmaya giriştiği bir zamanda, Edirne Emekli Müftüsü İsa Saim'den, vekâlet yoluyla kurban kesen kurumların canlarını sıkacak derecede farklı bir ses yükselmiş bulunuyor. İlmine güvendiğim, ayrıca milliyetçi kimliği ile de tanınan İsa Saim Bey, Facebook sayfasında "Vekâlet yoluyla kurban kesmek caiz değildir!" dedikten sonra, bu görüşünü şöyle temellendiriyor yazısında:
"Kur'an-ı Kerim'de Hac Suresi'nin 28. ve 36. ayetlerinde Cenabı Hak 'Kurbanlık

GÜNAY TULUN *Cekete Bak Toplu Sözleşmeye Davran

Kamu görevlilerinin 4. dönem toplu iş görüşmeleri, birkaç gün önce sahneye konan grotesk* bir eserle perdelerini kapadı.

Önce bir hanım çıktı ortaya. Meğer "Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı" imiş. Aman Allah! Bir konuştu bir konuştu ki neredeyse "Sözleşme yapılmasın, maaşlar yarı yarıya azaltılsın!" diyesim geldi. Gece gündüz çok çalışmışlar da 726 detayla uğraşmışlar da çok yorulmuşlar da...
Duyan da bakanlıkların "askerlik (!) gibi yan gelip yatma yeri" olduğunu sanır.

GÜNAY TULUN *Sen Kimsin

Aga be! 
Çok yalan söylüyor, çok iftira atıyorsun. 

Amiyane deyişle "Yatacak yerin yok!". 
Ülkem ancak padişahlık döneminde senin zamanındaki kadar parçalara bölünmüş, tüm ülkeler ülkeme düşman olmuştu. Ülkelerine gittin mi seni yerin dibine sokuyorlar ama döndüğünde kükrüyor, herkesi nasıl dize getirdiğini anlatarak salladıkça sallıyorsun. Senden nemalanan ve cahil bırakıldıkları için olayları yorumlamaktan aciz insanlarla YYKY'ler ve vekillerin aracılığıyla Dünya liderlerine posta koyduğunu, herkesi tir tir titrettiğini, tek ve gerçek liderin sen olduğunu pompalıyorsun. 

Her türlü kötülüğün içinde yüzüyorsun. 
Çalıyor, rüşvet alıyor, yediğin herzelerin suçunu daima başkalarının üstüne atıyorsun. Sonra da kamunun cebinden harcanan paralarla konvoylar hâlinde Cuma

ÖMER SAĞLAM *Yeni Parti İkinci Bir Kuvayı Milliye Hareketidir


Sayın Meral Akşener ve Sayın Ümit Özdağ tarafından kurulması beklenen parti, hâlâ büyük ölçüde gizemini korumaya devam etmektedir. Partinin kurucular kurulunun kimlerden teşkil olunacağı hakkında neredeyse papatya falları açanlar bile var Sosyal medyada. Beğendiği adamları partinin kurucuları arasında görmek isteyenlerden tutun da istemediği adamların listede olduğunu söyleyenler bile var.

Oysa bunların hepsi şimdilik fasarya. Çünkü ortada henüz açıklanmış hiçbir şey yok. Kurulacak partinin ne genel merkezi var, ne de bir yayın organı. Şimdilik bilinen tek

TAMER UYSAL *Devletler Hukuku ve Demokrasi




Devlet için şöyle bir tanım yapılabilir: Devlet, kendine bağlı insanların güvenliğini sağlamak üzere kurulmuş etkin bir sosyal örgütlenme biçimi, en yüksek düzeyde ve diğerlerini kapsayan bir egemenliğe, uygulanması meşruluğu sağlayan belirli hukuk kurallarına bağlı sivil toplumun kendi kendisinin bilincine varmasını ifade eden belirli bir toprakla sınırlı bir örgüt, kurumsallaşmış,

GÜNAY TULUN *Fanatizmin Körlüğü

İçtiğimiz sudan mı genlerimize yuvalanmış bir arızadan mı yoksa 
eğitim sistemimizin yaşamla ilgili hiçbir şey öğretmemesinden midir bilemiyorum ama bildiğim şeyler de var. Birilerinin ya da bir şeylerin peşine takılıp gitmeyi çok seviyor, bunu bir yaşam tarzı olarak benimsiyor, hatta şartlandırılmış akıl tutulmalarıyla uğurlarında ölümü ve öldürmeyi bile göze alabiliyoruz. En akıllımız en zekimiz en donanımlımız dahi siyaset ve sporda inanılmaz koyulukta fanatik. Ne önümüzde yaşananları doğru dürüst görebiliyor ne de görüp duyduklarımızı gerektiği şekilde anlayıp yorumlayabiliyoruz.

İDİL TULUN *Tatil Krizi

Yaz ayıydı. Herkes gittiği tatilleri çılgınlar gibi sosyal medyada paylaşıyordu. Deniz, kum, güneş, kazayla (!) bir kenardan fırlamış bacaklar, efendime söyleyeyim tropikal içecekler, konum bildirileriyle süslenip Instagram'ın hikâyem kısmında fırıldak gibi dönüyordu. 

Bense kredi kartlarımın birinden çekip öbürüne yatırarak ayı döndürüyordum. Bir yandan da her gün tatil planı yapıp her gün vazgeçiyordum. Yıllardır çalıştığım TV programı politik engele takıldığından aylardır yayınlanmıyordu. Ve bendeki para

ÖMER SAĞLAM *Deveden Kurban Oluyor da Geyikten Neden Olmuyor?


Bir kurban bayramı daha yaklaşmak üzere. Her kurban bayramı yaklaştığında nedense Prof. Dr. Zekeriya Beyaz'ı ve kendisine yapılan yargısız infazı hatırlarım ben. Adam bir televizyon programında "Arapça kurban kelimesi, Allah'a yaklaşma, Allah ile ünsiyet kurma amacı taşır ve bu anlamda, Allah'a yaklaşma amacıyla kesilip etleri fakir fukaraya dağıtılan tavuk da kurban olur..." anlamında bir laf etmişti de kendisine demediklerini bırakmamıştı tutucu çevreler.

Aslında Zekeriya Hoca doğru söylüyordu. Allah rızası için yapılan, yani Allah'a yaklaşma amacı taşıyan her türlü hayır hasenat işleri birer kurbandır. Bu tür kurbanlar, elbette Kurban Bayramı'nda veya Hac'da haccın bir parçası olarak kesilen