Sayfalar

ÖMER SAĞLAM *Mansur Yavaş'ın Tavrı Peygamber'in Tavrıdır




Mansur Yavaş'ın bu sabah (25.12.2019) FOX TV'de İsmail Küçükkaya'nın programında anlattığına göre; Sinan Aygün, günlerdir ülkenin gündemini işgal eden problemin çözümü için, yani Mansur Yavaş ile arasını bulması için CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nu devreye sokmaya çalışıyor.

Mansur Yavaş, Kılıçdaroğlu ile bu konuda yapmış olduğu görüşmede özet olarak diyor ki: "Sayın Genel Başkan, biz Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi'nin (Ak Partililer de dahil) bütün üyeleri olarak, ranta geçit vermemek üzere karar aldık. Şimdiye kadar hiç bir ranta geçit vermedik. Bu konudaki kararları belediye meclisinde oy birliği ile aldık. Şimdi Sinan Aygün'ün talebini kabul     
   edersek, emsal teşkil eder, bunun arkası gelir. Biz hukuk ne derse onu uygulamakta kararlıyız..."

ÖMER SAĞLAM *Han Duvarları'ndaki Meçhul Asker: Maraşlı Şeyhoğlu Satılmış





1970'li yıllarda Çankırı'da geçen ortaokul yıllarımdan beri kulaklarımda çınlayan şiirlerden birisidir Faruk Nafiz Çamlıbel'in "Han Duvarları" isimli şiiri. İyi bir şiir okuyucusu olan Edebiyat öğretmenimiz Ömer Nihat Uzel'den dinlemiştim ilk olarak. Ömer Nihat Hoca, ders kitabının şiirin bulunduğu sayfasını açmış sonra da başlamıştı elinde kitap olduğu halde sınıfta gezinerek bu güzel şiiri okumaya:

"Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı,
Bir dakika araba yerinde durakladı.
Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,
Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar...
Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya.
İlk sevgiye benzeyen ilk acı, ilk ayrılık!
Yüreğimin yaktığı ateşle hava ılık,
Gök sarı, toprak sarı, çıplak ağaçlar sarı...
Arkada zincirlenen yüksek Toros Dağları,"


Ancak ne yalan söyleyeyim şiirin en can alıcı ve en etkileyici kısımları, Faruk Nafiz'in kendi mısraları değil, şiirine alıntı yaptığı halk şiiri tarzında yazılmış dörtlüklerden

ÖMER SAĞLAM *Hz. Adem 6400 Yaşında

Bir dostumuz bizde ilim vehmederek özetle şöyle bir soru sormuş: 
"Kuran-ı Kerim Al-i İmran süresi 96. ayete göre Kâbe yeryüzündeki ilk mabettir. Göbeklitepe'deki mabet ise 12 bin yıllık. Sizin bu konudaki görüşünüz nedir?" 

Dostumuz Mekke'nin kuruluşuna dair en eski tarihi de günümüzden 8 bin yıl öncesi olarak vermiş.

Öncelikle belirtmek gerekirse; mabet, yani ibadet yeri olduğu söylenen Göbeklitepe'deki yapı, Kâbe'den çok daha eski olsa bile, acaba insanların "Mabet" dediği bu yer, Allah katında "Kâbe" anlamında bir mabet midir? Yani Allah kendi kabul ettiği standartlar çerçevesinde, mesela başka Tanrılar veya Tanrıcalar için değil de kendisine ibadet edilmesi için yapılmış ilk mabedin "Kâbe"

GÜNAY TULUN *MGT Sağlıklı Yaşam ve Zayıflama Sistemi


I] AMAÇ ve SİSTEM
Bu sistem, sağlıklı yaşama uzanan bir yoldur. Zayıflama amacıyla üretilmemiş olsa da  hakkıyla uygulandığında, reklamı yapılan tüm zayıflama metotlarından daha yararlı olacaktır.

Hedef, sağlıklı yaşam yolunda başarıyla yürümektir. Bu uygulamayı sürdürdüğünüzde bedeninizdeki fazla yağlardan da kurtulacak, kas kaybına neden olmadan vücudunuzun hafiflediğini, zayıfladığınızı ve hareketlerinizin hızlandığını göreceksiniz.


Unutmayalım ki; “Can boğazdan geldiği gibi yine boğazdan gitmektedir.”.

Her konuda olduğu gibi beslenmede de ölçülü davranmak gerekir. 

II] SİSTEMİN İŞLEYİŞİ 
# Bu sistemde sabah bunu, öğleyin şunu, akşam onu yiyin sözleri yerine, "uzak

ÖMER SAĞLAM *Peygamber Hanginiz

Müslümanlar İslam Peygamberi'ni tanımıyorlar. Tanıyanlar da yanlış veya işlerine geldikleri gibi tanıyorlar. Mesela Peygamberin çocukluğunda çobanlık yaptığını söyleyen bir güruh vardır. Bu güruh, Hz. Peygamber'in çocukluğunda çobanlık yaptığını söylemekle yetinmez, sanki kendisini koyun otlatırken oralarda görmüşlercesine, Mekke'nin çeşitli yerlerinin fotoğrafını çekerek "Peygamber'in koyun otlattığı yerler" diye kitaplarına basarlar! Üstelik de bu tür kitapları Diyanet yayını olarak devlete yayınlatırlar!

Dolayısıyla; İslam Dünyası, Hz. Muhammed'i çoban olarak nitelendirmekten vazgeçmedikçe, Müslüman yöneticiler, halka sürü gözüyle bakmaktan asla vazgeçmezler. Çünkü onlara göre; peygamberin bu konuda hadisi vardır! "Hepiniz çobansınız ve hepiniz güttüğünüz sürüden sorumludur" demiştir. Ulema bu hadisi yorumlayarak işi devlet yönetimine kadar vardırmış ve devlet başkanını çoban,