ÖMER SAĞLAM *Namaz ve Cumhuriyet


Namaz'ın konu edildiği ilk sure, tespit edebildiğim kadarıyla Meryem Suresi'dir. Meryem Suresi Mekke döneminde nâzil olmuştur. Bazı müfessirler surenin 58. ve 71. ayetlerinin Medine döneminde indiğini söyler. 

Meryem Suresi'nin 31. ayetinde şöyle deniyor: "Nerede olursam (olayım), beni kutlu kıldı ve hayat sürdüğüm müddetçe, bana namazı ve zekatı vasiyet (emr) etti."

Aynı surenin 55. ayetinde; "Halkına, namazı ve zekatı emrediyordu ve o, Rabbi Katında kendisinden razı olunan (bir insan)dı." denirken 59. ayetinde: "Sonra onların arkasından öyle nesiller türedi ki, namaz (kılma duyarlılığın)ı kaybettiler ve şehvetlerine kapılıp-uydular. Böylece bunlar azgınlıklarının cezasıyla karşılaşacaklardır.

ÖMER SAĞLAM *Ermeni Aram Güleryan ve Türk Ara Güler


Asıl adı Aram Güleryan’mış Ara Güler’in. Öldüğünde merak ettim kim olduğunu. Zira bugüne kadar hep bizden bir parça olarak gördüğüm için araştırma gereği duymamıştım. NTV’de yayınlanmak üzere hakkında bir belgesel hazırlayan Yağız Şenkal’dan duydum; Ara Güler kendisi için “Türklerin en Ermenisi, Ermenilerin de en Türküyüm” dermiş. Son derece anlamlı bir tanımlama. “Ermeni kimliğimi reddetmiyorum ama Türklüğümü de görmezden gelmiyorum” demek gibi bir şey. “İkisine de eşit mesafede duruyorum” anlamına geliyor. Bizim de isteğimiz bu değil mi zaten, Türk üst kimliği altında herkes kendi etnik kimliklerini koruyabilir, kendi kültürünü de yaşayabilir.

ÖMER SAĞLAM *Diyanet Enflasyon Oranını Açıkladı: %57!


Evet, yanlış duymadınız; TÜİK verilerine göre %24.5 olan yıllık enflasyon oranı, DİB verilerine göre %57!
Bunu nereden anlıyoruz; Diyanet'in hac ve umre ücretlerine yapmış olduğu zamdan.
Zira Diyanet, hac ve umre ücretlerine %57 oranında zam yapmış.
Hükümetin, enflasyonla mücadele etmek için özel firmalardan fedakârlık isteyerek hiç değilse fiyatlarda %10'luk indirim talep etmesine karşılık, kendisinin bu tür indirimlere yaklaşmadığı gibi, kendi verdiği hizmetlere sürekli zam yapıyor olması

ÖMER SAĞLAM *“Cennet Mekân Abdülhamid Han” Dediniz de Aklıma Geldi


Sosyal Medya’da Atatürk’ün muhtemelen İstanbul’da Florya sahillerinde kayıkta çekilmiş bir fotoğrafını paylaşmışlar. Fotoğrafta Atatürk ve şapkalı bir köylü vatandaş dışında kimse bulunmuyor. İşin ilginci adam biraz çekingen vaziyette öylece oturuyor, kürekleri ise bizzat Atatürk çekiyor. Fotoğrafı paylaşanlar üzerine şöyle bir ibare yazmışlar: “Bir lider düşünün… Milletinden bir ferdi kayığına alır, derdini dinler, dertleşir, kürekleri bile kendi çeker. Aynı gemide olmak işte budur..” Fotoğrafın aslında yakınlarında

ÖMER SAĞLAM *Sizin İslam'da Hoşgörü Yoktur


1970'li yılların sonunda Çankırı İmam-Hatip Lisesi'nde öğrenci iken Mehmet Kesiktaş isimli bir Biyoloji Öğretmenimiz vardı. Kendisinin İstanbul Kabataş Erkek Lisesi'nden isteği dışında ve zorunlu olarak Çankırı'ya geldiğini söylerdi hep. Kabataş Lisesi'nde öğretmenlik yapmakla birinci sınıf bir öğretmen olduğunu ima eder İmam-Hatip Lisesi gibi bir okula gönderilmeyi kendisi için bir tür tenzili terfi ve zül kabul ederdi. Urfalıydı ve yüzünde derin Şark Çıbanı izleri vardı.

Eşi olan hanımefendi bir Öğretmen Albaydı öğretmenimizin. Eşinin tayini o sırada Çankırı'da faaliyette bulunan Astsubay Hazırlama Okulu'na çıktığı için öğretmenimiz de eşinin peşinden Çankırı'ya gelmiş ve bizim okulda ders vermeye başlamıştı

ÖMER SAĞLAM *Camiler Haftası Üzerine Bir Derkenar . . . . . . . "Sen anlarsın ezandan ve Kur'an'dan"


Her zaman Cuma'nın ilk sünnetini ve iki rekatlık farzını kılınca çıkardım camiden.
Bugün özellikle uzattım namazı!
Maksadım imamı uyarmaktı; uyardım da!
Zira günden güne cami cemaatinin azalmakta olduğunu görüyor ve sebebini merak ediyordum. 

Öte yandan her hafta cami kapısında istisnasız yardım toplanması da oldukça canımı sıkıyor, her hafta camiye girerken kapıda durmakta olan yardım kutusunu görünce ister istemez yüzüm buruşuyordu!
Ayrıca zaman zaman Arab ağzıyla iç ezanı okuyan adam da bir hayli sinirimi bozuyordu ve bu konuda da imamı uyarmak için fırsat kolluyordum.
Bugün Mihraptaki imamın tam arkasında adeta onun poposuna burnunu dayayarak
  • ALINTI YAPMAK İÇİN

    • Yazarlarımızın makaleleri ve Sayın Günay Tulun'a ait şiirlerin, "Radyo-TV ile diğer basın ve yayın organlarında" yayım ilkesi: Önceden haber verme, eserin aslına sadık kalma, eser sahibiyle alıntının yapıldığı yer adlarını anlaşılır bir açıklıkla belirtmektir. Yayın öncesi bildirim imkânının bulunamadığı aniden gelişen durumlardaysa nezaket gereği, [sessizliginsesi.tr@gmail.com] adresine yayın sonrası bilgi gönderilmesini rica eder; tüm yayınlarınızın başarılı geçmesini dileriz.
  • ESER EKLEMEK İÇİN

    • "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"na ait tüm basılı ya da dijital yayın sayfalarında halkımızın geniş dünya ilgisine uygun olarak her türlü konuya yer verilmiştir. Yayınlanan fotoğrafların büyük bir kısmı "Kadim Okurlarımız" tarafından gönderilmiştir. Fotoğraf ve çizgi resimlerde "İlişkinlik-Telif Hakkı" konusunda tereddüt oluştuğunda bu eserleri yayından çekme hakkımız saklıdır. "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"na ait tüm gazete, dergi, site, blog gibi yayın araçlarında yayınlanan makale ve diğer yazı türleriyle fotoğraf, resim, yorum gibi her türlü eserin; üçüncü şahıs, kurum ve kuruluşlara karşı her türlü sorumluluğu, bu eserlerin sahibi olan yazar, gönderici ve ekleyicilerine aittir. "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"nun yayın organlarına kayıt edilen ya da kaydedilmek üzere gönderilen eserlerin, telif hakları konusunda problemsiz olmaları önemli ve gereklidir. Yayın Kurulu, gönderilen eserleri yayınlamaktan vazgeçebileceği gibi, dilediği yayın organlarından birinde ya da hepsinde aynı anda ya da değişik zamanlarda yayınlayabilir, yayınlamak isteyen üçüncü şahıslara, tüzel kişiliklere ve kurumlara onay verebilir ya da onlar tarafından yayınlanmasını engelleyebilir. Yalnız şu unutulmamalıdır ki bu eserler, okura saygı kuralı gereği Türkçe kurallarına uygun olmalıdır. Yazılar yayınlandıktan sonra, yazar ya da ekleyicisi; istifa, uzaklaştırılma, çıkarılma dâhil herhangi bir nedenle yazı göndermesi sonlandırılmış olsa dahi "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu Yayın Kurulları"nın oy birliği içeren onay kararı olmadan eserlerinin kayıtlarımızdan ihracını isteyemez, istediği takdirde bunun reddedileceğini en baştan bilmelidir. Gönderici ve yazarlarımızın bu konuya önceden dikkat etmeleri, ileride ihtilaf doğmaması için baştan eser göndermemeleri gerekmektedir. Yayın organlarımıza ekleme yapanlar, bu konudaki sorumluluklarını okumuş ve kabul etmiş sayılacaklardır. Uzun süre yazı göndermeyen ya da yazmayı bırakan köşe yazarlarımızın o güne kadar gönderdikleri tüm yazılar "Konuk Yazarlar" bölümüne aktarılarak yeniden yazı göndermeye başladığı güne kadar köşesi kapatılır. Köşeyi kapama ya da kapatılan köşeyi açıp açmama konusunda karar sahibi, "Sessizliğin Sesi Grubu" ile "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"dur. İhtilaf durumunda, İstanbul'un Kadıköy Mahkemeleri yetkilidir.
  • YORUM YAZMAK İÇİN

    Sayın Okurlarımız: Yorumlarınızı; Grubumuza ait "Google, Yahoo, Mynet, Hotmail, TurTc " ve diğer posta adreslerimize göndermek yerine, "Yorum bölümü açık olan sitelerimiz"deki; yorum yazmak istediğiniz yazının alt kısmında yer alan "Yorum", "Yorum Yapın", "Yorum Yaz" veya "Yorum Gönder" tuşlarını kullanarak doğrudan kaydetme olanağınız bulunmaktadır. Yazacağınız yorumlarınızın; gecikmeksizin, anında yayına girmesini dilerseniz bu yolu tercih etmenizi, saygılarımızla öneririz.

Google'da Webler Arası ve Site İçi Arama

*TATİL ve DİNLENME
Marmara Adası
DAVRAN MOTEL

*HASTANE RANDEVU SİSTEMİ
182 Merkezi Hekim Randevu Sistemi ile RANDEVU ALMA

FotoğrafımGrup Kimliğini Görüntülemek İçin Tıklayın




HABERCİDEN, "Yazarlar ve Ozanlar" ile "Sessizliğin Sesi" Gruplarına Ait Özgün Bir Kanaldır.