ÖMER SAĞLAM *Tanrıların Üs Merkezi Mekke'de Kurban Kesmek




2000'li yılların başıydı. Dönemin Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz'ın talimatıyla Diyanet İşleri Başkanlığı'nda hacda kesilen kurbanların etlerinin Türkiye'ye getirilip getirilemeyeceği konusunda bir toplantı yapılmıştı. Toplantıya Hac'dan sorumlu Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı, Hac Dairesi Başkanı, Et Balık Kurumu ve Gümrük Müsteşarlığından da yetkililer katılmıştı. Toplantıda, hacda kesilen kurbanların, en ekonomik şekilde ve bozulmadan Türkiye'ye getirilip ihtiyaç sahiplerine dağıtılabilirliği enine boyuna tartışılmıştı. Toplantı sonunda varılan ortak kanaat, bu işin oldukça maliyetli bir iş olduğu, üstelik ülke hayvancılığı üzerinde olumsuz etki yaratabileceği idi.

GÜNAY TULUN *Çarpıtmayın Tarihi Çarpılacaksınız

Son zamanlarda en fazla takıldığım akla ziyan sözlerin başında “Kurtuluş Savaşı”yla “15 Temmuz İhtilal Denemesi”nin kıyaslanması geliyor. 
Neymiş efendim: 
15 Temmuz, Kurtuluş Savaşı’ndan büyük bir olaymış.

Önce, nihayet Kurtuluş Savaşı’mızı görebildikleri için kutlanmaları gerek.
Çok çok geç oldu ama olsun. Bu da bir adım.
Varsa yoksa Çanakkale Savaşları ve bu savaşları kazandığı söylenen görünmeyen

ÖMER SAĞLAM *Kurban Vurgunu ve Heba Edilen Millî Servetler




Bundan yaklaşık iki ay önce olmak üzere 05.09.2016 tarihinde yayınlanan "Vekâlet yoluyla kurban üzerinden yapılan din istismarı" başlıklı yazımızda, mâli bir ibadet olan Kurban konusunda, "Vekaleten kurban kesme kampanyaları" adı altında yaşanan istismarları enine boyuna dile getirmiştik(1).

O yazıda, 2016 yılı için açıklanan kurban fiyatları konusunda şöyle demiştik:

"Vekâlet yoluyla kurban kesen kurumlar peş peşe kurban bedeli açıklıyorlar. Türkiye Kızılay Derneği kurban bedelini, yurtiçi için 740, yurtdışı için 475 TL, Diyanet yurtiçi için 690, yurtdışı için 500 TL, LÖSEV yurtiçi ve yurtdışı için 750 TL, Mehmetçik Vakfı yurtiçi ve yurtdışı için 790 TL ve İHH yurtiçi ve yurtdışı için 550 TL olarak belirlemiş bulunmaktadır.

GÜNAY TULUN *Hadi Biraz da Gülelim

Çok küçük yaştan beri aile dostum, kardeşim Abdullah Bilgin, Amerika Birleşik Devletleri'nde... Ara sıra orayla ilgili bilgiler gönderiyor. İlgiyle okuyoruz.
Son başkanlık yarışında olduğu gibi... Sizlerin de aynı ilgiyle okuyacağınızı sanıyorum. Hepsi birbirinden nefis hepsi birbirinden komik. Komik dedim ya hadi gelin onu trajikomik olarak düzeltelim. Çünkü kahkahalarla güldürürken, insan olanı ağlatacak cinsten. Başlıyorum...
* * * * *
Muhabirimiz Abdullah Bilgin Washington'dan bildiriyor:

ÖMER SAĞLAM *Kur'an Müslümanlara "Siz Koyun Değilsiniz" Der

Cumhurbaşkanı, geçtiğimiz 14 Kasım günü, Milli Tarım Projesi kapsamında Beştepe'de toplanan çiftçilere yapmış olduğu konuşmada dedi ki: "Çobanlık deyip hafife almayın. Çobanlığın felsefesini anlamayan insan yönetemez. Ben de bir çobanım. Hepiniz çobansınız, hepiniz güttüklerinizden mesulsünüz buyuruyor Peygamberimiz. Anlamayan anlamaz. Anlamayanların geldiği durum belli."

Sayın Cumhurbaşkanı, bu türlü bir benzetmeyi neden yaptı bilinmez! Kim bilir belki de, milletin tıpkı çobansız bir sürü gibi dağılmak üzere olduğunu gördüğü için söyleme gereği duymuştur! Zira aynı şeyi, Osmanlı'nın çözülüp dağıldığı günlerde son Osmanlı Padişahı Vahidettin de söylemiştir. Bu konuda Milli Mücadele'nin kahramanlarından rahmetli Rauf Orbay'a kulak vermekte fayda var.

GÜNAY TULUN *Mesele Okan Bayülgen Değil

Altın Kelebek ödülleri töreninde bir cayırtı koptu. Efendim, "Okan Bayülgen" Diriliş Ertuğrul dizisine şöyle haksızlık etmişmiş de böyle terbiyesizlik etmiş.
Dalida'dan dönme Ajda Pekkan şarkısı gibi: Palavra!

Cayırtıyı koparan kesim; yandaşlar ve yandaş basın...
Neymiş efendim, pardon pardon kırk kere özür dilenmiş bir basit olayı tekrar anlatıp da kafası çalışan insanların içini karartmayayım. O nedenle bu "Neymiş efendim"le başlayan satırı görmezden gelin.

ÖMER SAĞLAM *Filmlerde Hz. Muhammed'i Canlandırmak Günah mıdır

Şu sosyal medya, iyiye kullanıldığında gerçekten etkili bir bilgi edinme ve iletişim aracıdır. İyi bir facebook kullanıcısı olarak, şahsen bunun çok faydasını görüyorum. Bazen abuk sabuk ve çoğu cinsel içerikli sapıkça mesajlara muhatap olsam da, sosyal medyanın son derece faydalı olduğunu düşünüyorum ben.

Mesela dün akşam başlayıp, bu sabah da devam eden oldukça faydalı bir bilgi alışverişinde bulunduk arkadaşlarla. Y.E isimli dostumun paylaşmış olduğu bir mesaj etrafında güzel bir tartışma yaptık arkadaşlarla ki; bu tartışma kesinlikle televizyonlarda yapılan çoğu tartışma programından çok daha faydalı ve seviyeli idi. Bu tartışmayı sizlerle de paylaşmak isterim izniniz olursa:

ÖMER SAĞLAM *Ehlen ve Sehlen Yâ Beşar

TSK desteğindeki ÖSO, yaklaşık bir aydır El-Bab'a 12 km. mesafede bekletiliyor.
Çünkü ABD öyle istiyor!
Membiç ise hala PKK'dan (PYD) temizlenmedi.
Öte yandan aynı ABD, bir taraftan 'PKK ile mücadelede Türkiye'ye tam destek veriyoruz' derken, bir taraftan da PKK'nın Suriye kolu PYD ile Rakka'ya operasyon başlatmış bulunuyor.
Rakka'ya birlikte operasyon konusunda adeta yalvaran Türkiye'ye ise nedense bir türlü sıcak bakmıyor.
Bir yandan da PKK'nın sözde Afrin kantonundan Yayladağı ilçemiz sınırlarına sürekli top atışları yapılıyor.
Dün de 4 adet top mermisi düştü bölgeye.

ÖMER SAĞLAM *İdam

Daha önce de söyledim; idam cezasına karşı bir adam değilim.

Özellikle kasten adam öldürmelerde, çocuk cinayetlerinde, işkence ile adam öldürmelerde, tecavüz ve gaspa bağlı ölümlerde, terör ve toplu katliam vs. suçlarda idam cezasının behemahal uygulanması taraftarıyım.

Ancak Türkiye gibi hukukun üstünlüğü ilkesinin tartışılır hale geldiği ve adaletten kuşku duyulan ülkelerde, icra edildikten sonra tamiri mümkün olmayan idam cezasının götürüsünün getirisinden daha büyük olabileceğini savundum ve hala savunuyorum. 
  • ALINTI YAPMAK İÇİN

    • Yazarlarımızın makaleleri ve Sayın Günay Tulun'a ait şiirlerin, "Radyo-TV ile diğer basın ve yayın organlarında" yayım ilkesi: Önceden haber verme, eserin aslına sadık kalma, eser sahibiyle alıntının yapıldığı yer adlarını anlaşılır bir açıklıkla belirtmektir. Yayın öncesi bildirim imkânının bulunamadığı aniden gelişen durumlardaysa nezaket gereği, [sessizliginsesi.tr@gmail.com] adresine yayın sonrası bilgi gönderilmesini rica eder; tüm yayınlarınızın başarılı geçmesini dileriz.
  • ESER EKLEMEK İÇİN

    • "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"na ait tüm basılı ya da dijital yayın sayfalarında halkımızın geniş dünya ilgisine uygun olarak her türlü konuya yer verilmiştir. Yayınlanan fotoğrafların büyük bir kısmı "Kadim Okurlarımız" tarafından gönderilmiştir. Fotoğraf ve çizgi resimlerde "İlişkinlik-Telif Hakkı" konusunda tereddüt oluştuğunda bu eserleri yayından çekme hakkımız saklıdır. "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"na ait tüm gazete, dergi, site, blog gibi yayın araçlarında yayınlanan makale ve diğer yazı türleriyle fotoğraf, resim, yorum gibi her türlü eserin; üçüncü şahıs, kurum ve kuruluşlara karşı her türlü sorumluluğu, bu eserlerin sahibi olan yazar, gönderici ve ekleyicilerine aittir. "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"nun yayın organlarına kayıt edilen ya da kaydedilmek üzere gönderilen eserlerin, telif hakları konusunda problemsiz olmaları önemli ve gereklidir. Yayın Kurulu, gönderilen eserleri yayınlamaktan vazgeçebileceği gibi, dilediği yayın organlarından birinde ya da hepsinde aynı anda ya da değişik zamanlarda yayınlayabilir, yayınlamak isteyen üçüncü şahıslara, tüzel kişiliklere ve kurumlara onay verebilir ya da onlar tarafından yayınlanmasını engelleyebilir. Yalnız şu unutulmamalıdır ki bu eserler, okura saygı kuralı gereği Türkçe kurallarına uygun olmalıdır. Yazılar yayınlandıktan sonra, yazar ya da ekleyicisi; istifa, uzaklaştırılma, çıkarılma dâhil herhangi bir nedenle yazı göndermesi sonlandırılmış olsa dahi "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu Yayın Kurulları"nın oy birliği içeren onay kararı olmadan eserlerinin kayıtlarımızdan ihracını isteyemez, istediği takdirde bunun reddedileceğini en baştan bilmelidir. Gönderici ve yazarlarımızın bu konuya önceden dikkat etmeleri, ileride ihtilaf doğmaması için baştan eser göndermemeleri gerekmektedir. Yayın organlarımıza ekleme yapanlar, bu konudaki sorumluluklarını okumuş ve kabul etmiş sayılacaklardır. Uzun süre yazı göndermeyen ya da yazmayı bırakan köşe yazarlarımızın o güne kadar gönderdikleri tüm yazılar "Konuk Yazarlar" bölümüne aktarılarak yeniden yazı göndermeye başladığı güne kadar köşesi kapatılır. Köşeyi kapama ya da kapatılan köşeyi açıp açmama konusunda karar sahibi, "Sessizliğin Sesi Grubu" ile "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"dur. İhtilaf durumunda, İstanbul'un Kadıköy Mahkemeleri yetkilidir.
  • YORUM YAZMAK İÇİN

    Sayın Okurlarımız: Yorumlarınızı; Grubumuza ait "Google, Yahoo, Mynet, Hotmail, TurTc " ve diğer posta adreslerimize göndermek yerine, "Yorum bölümü açık olan sitelerimiz"deki; yorum yazmak istediğiniz yazının alt kısmında yer alan "Yorum", "Yorum Yapın", "Yorum Yaz" veya "Yorum Gönder" tuşlarını kullanarak doğrudan kaydetme olanağınız bulunmaktadır. Yazacağınız yorumlarınızın; gecikmeksizin, anında yayına girmesini dilerseniz bu yolu tercih etmenizi, saygılarımızla öneririz.

Google'da Webler Arası ve Site İçi Arama

*TATİL ve DİNLENME
Marmara Adası
DAVRAN MOTEL

*HASTANE RANDEVU SİSTEMİ
182 Merkezi Hekim Randevu Sistemi ile RANDEVU ALMA

FotoğrafımGrup Kimliğini Görüntülemek İçin Tıklayın




HABERCİDEN, "Yazarlar ve Ozanlar" ile "Sessizliğin Sesi" Gruplarına Ait Özgün Bir Kanaldır.