MUSTAFA KEMAL ATATÜRK *Bursa Söylevi

Türk Genci,devrimlerin ve cumhuriyetin sahibi ve bekçisidir.
Bunların gereğine, doğruluğuna herkesten çok inanmıştır.
Yönetim biçimini ve devrimleri benimsemiştir.

Bunları güçsüz düşürecek en küçük ya da en büyük bir kıpırtı ve bir davranış duydu mu “Bu ülkenin polisi vardır, jandarması vardır, ordusu vardır, adalet örgütü vardır.” demeyecektir. Elle, taşla, sopa ve silahla; nesi varsa onunla kendi yapıtını koruyacaktır.

ÖMER SAĞLAM *Peygamber'in Evine Giren Keçiler Hangi Kur'an Ayetlerini Yok Ettiler




Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez'in, Güneydoğu'daki camilerde Kürtçe vaaz verdirmek, hutbe ve mevlit okutmak, bunlarla da yetinmeyip bu tür eylemleri bizzat yapmak(1), Kürtçe Kur'an tercümesi yaptırmak(2) ve Diyanet'e 1000 kişilik Mele kadrosu tahsis ettirmek suretiyle, hükümetin uygulamaya koyduğu "Kürt Açılımı"na katkıda bulunduğu bilinmektedir. Bu açılımın, şu anda hangi noktaya geldiği ise izahtan varestedir. Hemen her gün düzinelerce Al bayraklı tabutlar geliyor Güneydoğu'dan ve yürek dağlayıcı ağıtlar yükseliyor şehit evlerinden.

GÜNAY TULUN *Atatürk'ün Gözünden Millî Birlik ve Millî Egemenlik





Önce tek ve uzunca bir cümle: Dost ve müttefikimiz, NATO'dan ağabey BOP'tan ortağımız, "Üs değil, tesisdir" deyip kendi kendimizi kandırarak vatan topraklarını emrine tahsis ettiğimiz, filmlerde masum kızılderilileri avlarken yandaşı olduğumuz, ülkesini savunan Viet-Namlıları bombalarken tarafını tuttuğumuz, bayrakları ortaya çıktığında sanki kendi bayrağımızı görmüş gibi sinema salonlarını alkışlarla yıktığımız, sevgililerimizin en sevgilisi Amerika Birleşik Devletleri askerlerinin, 2003 yılında çok

ÖMER SAĞLAM *Kut'ül Ammare Zaferi ve İmam Hüseyin'in Kılıcı




Rahmetli babam sürekli, "düşman kazıkta gerek!" derdi. Sebebini sorduğumuzda da, "düşmanı altından kalkamayacağı derecede utanç verici bir duruma düşürün ki; hayatı boyunca size kaşı boynu eğri ve ezik dolaşsın" derdi. Geçenlerde Rauf Orbay'ın "Cehennem Değirmeni" isimli hatıratının ikinci okurken Kut'ülammare'de General Halil (Kut) Paşa kuvvetlerine teslim olarak yenilgiyi kabul eden İngiliz General Townshend'in içinde bulunduğu durumu görünce yine babamın "düşman kazıkta gerek!" şeklindeki o özlü sözünü hatırladım nedense.

ÖMER SAĞLAM *Diyanet Amerika'da Hamam İşletmeciliği mi Yapacak




Bunca hay-huy içinde gözlerden kaçan ve üzerinde fazla durulmayan bir olay yaşadık aslında bu ayın başında. O olay, Amerika'da bir Türk-İslam Kültür Merkezi'nin hizmete açılmasıydı. Kültür Merkezi, Nükleer Güvenlik Zirvesi için ABD'ye giden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 2 Nisan 2016 günü hizmete açıldı ve açılış merasimine haliyle kalabalık bir topluluk katıldı. Bu çerçevede bir sürü söz söylendi. Haliyle, bu hizmetin getirisi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a, bugünkü iktidara ve bugünkü Diyanet yönetimine bahşedildi. Gelin görün ki; kazın ayağı hiç de öyle değil ve bu hizmetin

ÖMER SAĞLAM *Yabancıların Gözüyle Lozan ve İsmet Paşa'nın Lozan Zaferi (*)

Bilindiği gibi bazı kesimler İsmet Paşa'yı "İki ayyaş"tan birisi ve "Sağır İsmet" diyerek küçümsemeye çalışmakta, bazıları da Lozan Barış görüşmeleri sırasında Lozan ile Ankara arasındaki telgraf haberleşmelerinin, sırf saltanat ve hilafet yanlısı Başbakan Rauf Orbay'ı devre dışı bırakarak bizzat Mustafa Kemal Paşa ile haberleşmek maksadıyla, İngiltere'nin kontrolü altındaki bir hat üzerinden yapıldığı için bu görüşmelerin içeriğinin İngiliz istihbaratı tarafından anında İngiliz temsilcisi Lord Curzon'a ve dolayısıyla müttefiklere servis edilmesine yol açılarak Türk tarafının zorda kaldığını ve pazarlık güçlerini yitirdiklerini söylemektedirler(**).  Hatta bunlardan bazıları da "Lozan Zafer mi

GÜNAY TULUN *Karbon Kopya


Yaygaracılara aldırmayın. 
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun söylediklerinde kadına yönelik herhangi bir hakaret cümlesi yok. Olduğunu söyleyen; 
- Ya Türkçe bilmez bir yabancı 
- Ya kara cahil 
- Ya buram buram yalan kokan bir yalancı
- Ya art niyetli bir nifak tüccarı
- Ya başkalarına kukla olmaya teşne bir yağdanlık
- Ya da insan onurundan nasiplenmemiş bir insanımsıdır.  


Kemal Kılıçdaroğlu ile CHP'nin uzunca bir süredir yok edilme hedefinde olduğu biliniyordu. A Ka Pe'liler, 1 Kasım 2015 seçimlerinin hemen ertesinde "Artık sıranın Kılıçdaroğlu'nda olduğu"nu en açık cümlelerle söylediler de... Daha ne desinler? 
İşin en ilginç hatta komik yanıysa şu: 

ÖMER SAĞLAM *Abla Deme Lazım Olur


Kılıçdaroğlu, dün yapılan CHP grup toplantısında Karaman'daki bir yurtta erkek çocuklarının tecavüze uğramasıyla ilgili tepkisini dile getirirken; Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu'nun, Karaman'daki tecavüz olayı için kullanmış olduğu "Bir kere yaşanmış bir olay Ensar Vakfı'nı karalamaya gerekçe olamaz" sözünden dolayı, bakanın adı geçen vakfa sahip çıktığını vurgulamak için "birilerinin önüne yatmış" tabirini kullandı.

Kullanmasıyla da kelimenin tam anlamıyla Türkiye'de yer yerinde oynadı!
Aslında Kılıçdaroğlu, iddialara göre; dönemin İç İşleri Bakanı Muammer Güler'in, halen ABD'de yargılanmakta olan aslen İran Vatandaşı olmakla birlikte T.C. vatandaşlığını da

TAMER UYSAL *Şehir ve Ütopya

-1-
"Büyük şehir insɑnını büyüleyen ɑşktır, ɑmɑ ilk bɑkıştɑ değil, son bɑkıştɑ ɑşk." Walter Benjamin
1940’ta nazilerin eline düşmemek için intihar etmesi Walter Benjamin'in yaşamını dramatik hale getirmiştir ancak yapıtları yaşadığı sanayi devrimi sırasında düşünceleri de oldukça ilginçtir. O dönem aydınları arasındaki hiçbir şey umut edildiği gibi olmamış yaygın olan olan melankolik yaklaşım yapıtlara da aynı şekilde umut ve hayal kırıklığı biçiminde yansımıştır. Das Passagenwerk (Pasajlar) adındaki kitap Walter Benjamin'in kentler ve
  • ALINTI YAPMAK İÇİN

    • Yazarlarımızın makaleleri ve Sayın Günay Tulun'a ait şiirlerin, "Radyo-TV ile diğer basın ve yayın organlarında" yayım ilkesi: Önceden haber verme, eserin aslına sadık kalma, eser sahibiyle alıntının yapıldığı yer adlarını anlaşılır bir açıklıkla belirtmektir. Yayın öncesi bildirim imkânının bulunamadığı aniden gelişen durumlardaysa nezaket gereği, [sessizliginsesi.tr@gmail.com] adresine yayın sonrası bilgi gönderilmesini rica eder; tüm yayınlarınızın başarılı geçmesini dileriz.
  • ESER EKLEMEK İÇİN

    • "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"na ait tüm basılı ya da dijital yayın sayfalarında halkımızın geniş dünya ilgisine uygun olarak her türlü konuya yer verilmiştir. Yayınlanan fotoğrafların büyük bir kısmı "Kadim Okurlarımız" tarafından gönderilmiştir. Fotoğraf ve çizgi resimlerde "İlişkinlik-Telif Hakkı" konusunda tereddüt oluştuğunda bu eserleri yayından çekme hakkımız saklıdır. "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"na ait tüm gazete, dergi, site, blog gibi yayın araçlarında yayınlanan makale ve diğer yazı türleriyle fotoğraf, resim, yorum gibi her türlü eserin; üçüncü şahıs, kurum ve kuruluşlara karşı her türlü sorumluluğu, bu eserlerin sahibi olan yazar, gönderici ve ekleyicilerine aittir. "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"nun yayın organlarına kayıt edilen ya da kaydedilmek üzere gönderilen eserlerin, telif hakları konusunda problemsiz olmaları önemli ve gereklidir. Yayın Kurulu, gönderilen eserleri yayınlamaktan vazgeçebileceği gibi, dilediği yayın organlarından birinde ya da hepsinde aynı anda ya da değişik zamanlarda yayınlayabilir, yayınlamak isteyen üçüncü şahıslara, tüzel kişiliklere ve kurumlara onay verebilir ya da onlar tarafından yayınlanmasını engelleyebilir. Yalnız şu unutulmamalıdır ki bu eserler, okura saygı kuralı gereği Türkçe kurallarına uygun olmalıdır. Yazılar yayınlandıktan sonra, yazar ya da ekleyicisi; istifa, uzaklaştırılma, çıkarılma dâhil herhangi bir nedenle yazı göndermesi sonlandırılmış olsa dahi "Sessizliğin Sesi Grubu"yla "Yazarlar ve Ozanlar Grubu Yayın Kurulları"nın oy birliği içeren onay kararı olmadan eserlerinin kayıtlarımızdan ihracını isteyemez, istediği takdirde bunun reddedileceğini en baştan bilmelidir. Gönderici ve yazarlarımızın bu konuya önceden dikkat etmeleri, ileride ihtilaf doğmaması için baştan eser göndermemeleri gerekmektedir. Yayın organlarımıza ekleme yapanlar, bu konudaki sorumluluklarını okumuş ve kabul etmiş sayılacaklardır. Uzun süre yazı göndermeyen ya da yazmayı bırakan köşe yazarlarımızın o güne kadar gönderdikleri tüm yazılar "Konuk Yazarlar" bölümüne aktarılarak yeniden yazı göndermeye başladığı güne kadar köşesi kapatılır. Köşeyi kapama ya da kapatılan köşeyi açıp açmama konusunda karar sahibi, "Sessizliğin Sesi Grubu" ile "Yazarlar ve Ozanlar Grubu"dur. İhtilaf durumunda, İstanbul'un Kadıköy Mahkemeleri yetkilidir.
  • YORUM YAZMAK İÇİN

    Sayın Okurlarımız: Yorumlarınızı; Grubumuza ait "Google, Yahoo, Mynet, Hotmail, TurTc " ve diğer posta adreslerimize göndermek yerine, "Yorum bölümü açık olan sitelerimiz"deki; yorum yazmak istediğiniz yazının alt kısmında yer alan "Yorum", "Yorum Yapın", "Yorum Yaz" veya "Yorum Gönder" tuşlarını kullanarak doğrudan kaydetme olanağınız bulunmaktadır. Yazacağınız yorumlarınızın; gecikmeksizin, anında yayına girmesini dilerseniz bu yolu tercih etmenizi, saygılarımızla öneririz.

Google'da Webler Arası ve Site İçi Arama

*TATİL ve DİNLENME
Marmara Adası
DAVRAN MOTEL

*HASTANE RANDEVU SİSTEMİ
182 Merkezi Hekim Randevu Sistemi ile RANDEVU ALMA

FotoğrafımGrup Kimliğini Görüntülemek İçin Tıklayın




HABERCİDEN, "Yazarlar ve Ozanlar" ile "Sessizliğin Sesi" Gruplarına Ait Özgün Bir Kanaldır.